Vespamania: Josh Rogers'a Olan Sevgimiz

Vespa 75 yıldır hayranlarının kalbini kazanmaya devam ediyor.
Geçtiğimiz günlerde Amerikalı bir koleksiyoner olan Josh Rogers ile biraz sohbet ettik.

Bir tasarım ikonu olan Vespa, İtalyan stilinin de evrensel bir simgesi haline geldi. Hikayesi olan geçmişiyle geleceğe bakan Vespa, yaşı ve bulunduğu yer farketmeksizin her türlü insana hitap eder. Bir Vespa'ya binmeyi seçmek, tümüyle pratik ihtiyaçlara dayanan bir karar değildir, çünkü Vespa işlevini aşar ve bir tür şık, kaygısız, neşeli bir yaşam tarzı sunar.

İşte bu yüzden Vespa sürücüleri sadece markanın hayranları değil, aynı zamanda Josh Rogers’da olduğu gibi, Vespa’nın her şeyinin meraklısı olurlar.

Bu yazın başlarında, Josh bizi San Jose, California'daki Vespa koleksiyonunu ziyaret etmeye davet etti. Garajı Vespalarla dolu. Üretilmiş en nadir modellerden bazılarını da içeren özel bir Vespa koleksiyonuna sahiptir ve her zaman yeni başka bir parça arar. Josh için Vespa toplamak, bir tarihe sahip olmaya benzer. Koleksiyonu, onlarca yıla yayılan modelleri, motorları ve renkleri kapsar ve ayrıca posterler, aletler, iğneler, oyunlar ve diğer ufak tefek nesneleri de dahil olmak üzere geniş bir hatıra hazinesine sahiptir.

Josh'un tutkusu, ilk Vespa'sını 18 yaşında, bir ska konserinden sonra bir Vespa’yı fark ettikten ve görsel tasarımına ve motorunun sesine aşık olduktan sonra satın almasıyla başladı. “Sanırım ikinci modelimi aldığım anda sürücülükten koleksiyonculuğa geçtim” diye belirtiyor.

Onun Vespa aşkı hayatının diğer yönlerine de taştı; buna diğer Vespa meraklılarından oluşan bir topluluk da dahildi.
"Onları sürmeyi seviyorum, onları biriktirmeyi seviyorum ve onlar sayesinde harika dostluklar kurdum. Tutku benim itici gücüm” diyor.

Josh ne zaman nadir, eski bir Vespa bulsa, onları mükemmele yakın orijinal durumuna geri döndürmek için özel bir tamirciyle birlikte çalışıyor. Restorasyon tamamlandıktan sonra, bir sonraki scooter arayışı başlar çünkü dediği gibi, "asla çok fazla Vespa’nız olamaz."

Kişisel olarak onun için en kıymetli olanıysa, Tarihsi Sicilde kayıtlı olan 1946 Vespa 98 modeli: markanın tarihinde yapılan üçüncü Vespa modeli. Nadir bulunması ve müze kalitesinde olması, bu modelden "scooter’ların Bugatti'si" olarak bahsetmesini sağlıyor.

Öne çıkan ve ona kendisini en seksi hissettiren modellerden biri de San Jose'den California'daki Morro Bay'e gidiş-dönüşte kullandığı Vespa GS Cushman modeli.

Josh birkaç yıldır, üyeleri scooter tutkusunu paylaşan ve çeşitli kongre ve etkinliklerde birlikte vakit geçiren VCOF, Amerika Vespa Kulübü’nün başkanlığını yapıyor. “Koleksiyonum, zaman içinde kurduğum ilişkilerin ve tanıştığım insanların bir yansıması” diyor.

Teşekkürler, Josh! Saklamak için daha fazla hazine bulmaya devam etmeni umuyoruz.

Test Sürüşü Yapmak İstiyorum